Paylaş Facebook Facebook Facebook Facebook Facebook
26.12.2014

​Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, göreve yeni başlayacak ilçe müftüleri ve eğitim görevlileriyle bir araya geldi.

“Müftü, şehrin dini, manevi, ahlaki ve kültürel
hayatını ayakta tutan insandır…”


Diyanet
İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, göreve yeni başlayacak ilçe müftüleri
ve eğitim görevlileriyle bir araya geldi.


Diyanet
İşleri Başkanlığı konferans salonunda düzenlenen toplantıda konuşan Diyanet
İşleri Başkanı Görmez, göreve yeni başlayacak ilçe müftüleri ve eğitim
görevlilerine önemli hatırlatmalarda bulundu.


Diyanet
camiası olarak üzerinde dikkatle durulması gereken hususların altını çizen
Başkan Görmez,  “Diyanet camiası olarak hepimizin üzerinde durması gereken
bir konu var. Öncelikle taşıdığımız vazifelerin tanımlarını yeniden gözden
geçirmemiz gerekiyor. Müftü, vaiz, imam-hatip tanımlarının üzerinde yeniden durmamız
gerekiyor” dedi.


Müftülerin,
şehrin manevi hayatını ayakta tutmanın gayreti içinde olması gerektiğini
vurgulayan Başkan Görmez’in konuşmasından öne çıkan satır başları şöyle;


“Müftü,
şehrin dini, manevi, ahlaki ve kültürel hayatını ayakta tutan insandır…”


Müftü,
imamları idare eden, Diyanet’in ilçe müdürü gibi bir tanımla değil, gerçekten
Müftîlik sıfatıyla göreve başlaması gerekiyor. Müftîlik sıfatı, sadece gelip
soru soran kişilere cevap vermek demek değildir. İl ve ilçe müftüleri, şehrin
dini, manevi, ahlaki, kültürel hayatını,  ruhunu ayakta tutan insandır.
Şehrin manevi hayatı nasıl ayakta tutulur? Bunun gayreti içinde olması gerekir.
Sadece imamları idare etmekle bu olmaz. Müftüler, görev yapacakları şehrin
dini, manevi, ahlaki, kültürel sorunlarından da haberdar olması gerekir.


“Görev
yaptığı şehrin manevi hayatını, sosyo-kültürel yapısını bilmeyen müftünün, o
şehrin dini ve manevi hayatına yön vermesi mümkün değildir…”


Muhatap
kitlemizi çok iyi tanımalıyız. Görev yaptığımız şehirde ne tür kötülükler var?
Boşanma oranları nedir? Kaç aile dağılmıştır? Sokağa terk edilmiş kaç çocuk
var? Kaç tane yetim var? Alkol girmiş mi bu şehre? Uyuşturucu giriyor mu?
Hastanelerde kaç hasta var? Kendisini eve hapsetmiş kaç kişi var? Ne kadar
engelli var? Bu engellilerin kaç tanesi hayatın içindedir? Vakit namazlarına,
Cuma namazlarına kaç kişi geliyor? Cuma günleri cami cemaatine neler
verebiliyoruz? Bütün bunları tespit edip masasında bulundurmayan bir müftünün,
o şehrin dini ve manevi hayatına yön vermesi mümkün değildir.


“Diyanet,
sürekli yükselen bir değer olmuştur…”


Diyanet
sürekli yükselen bir değer olmuştur. Kendi tarihinde Diyanet kadar bir gün
sonrası bir gün öncesinden daha iyi olan bir kurum yoktur. Sürekli bir gün
sonramız, bir gün öncemizden çok daha iyidir. Ancak olmamız gereken yerde
değiliz. Eksiklerimiz var. Din gayretimizi, ruhumuzu, aşkımızı, heyecanımızı
her zaman diri tutmak zorundayız. O yüzden ilk olarak yapacağınız iş, beraber
görev yapacağınız arkadaşlara, “din gönüllüğü”nü aşılamanız olmalıdır.


“Müftüleri
masa başında değil, mihrapta ve minberde görmek isterim…”


Her
müftümüzü masasında değil, mihrapta ve minberde görmek isterim. Eğer her
müftümüz Cuma günü bir minberde değilse, sabah namazlarında mihrapta değilse
vazifesini hakkıyla yapmıyor demektir.  Her sabah bir camide olmalı,
cemaat onları görmelidir.  Halkla çok iyi ilişki kurulması gerekir. Sivil
toplum kuruluşlarıyla da ilişkileri geliştirmek gerekir. O kuruluşlarla da sık
sık bir araya gelerek şehrin manevi ruhuna nasıl hizmet edeceğinizin planlarını
yapacaksınız.


“En
önemli eğitim ihlas, samimiyet ve ahlak eğitimidir…”


Eğitim
görevlilerimize de büyük hizmetler düşüyor. Din gönüllüsü kardeşlerimizin
eğitimi son derece önemlidir. Onlara kıraat, tilavet, hitabet eğitimi verirken
asıl dikkat etmemiz gereken husus, ihlas, samimiyet ve ahlak eğitimidir. Bizim
eğitimimizde kıraat, tilavet eğitimiyle ihlas, ahlak ve samimiyet eğitimi de
verilmelidir. Annenin evladına kaşıkla süt verdiği gibi o kıraat eğitiminin
yanında ihlas, samimiyet ve ahlak eğitimi verilmezse verim alamayız. Kâl
eğitimiyle birlikte hâl eğitimi de verilmek zorundadır.

































41
ilçe müftüsü ve 30 eğitim görevlisinden oluşan grup, Başkan Görmez’in başarı
dilekleriyle görev yerlerine uğurlandı.